Sort by
Sort by

Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Çikolatanın Lezzetli Tarihi Sergileniyor

Basın Bültenleri'ne Geri Dön

Türkiye'nin ilk Çikolata Tarihi Sergisi, Kadıköy'deki İstanbul Saint-Joseph Fransız Lisesi'nde açıldı.

Nestlé Türkiye Çikolata ve Şekerleme Grubu'nun ana sponsorluğunda gerçekleştirilen Türkiye'nin İlk Çikolata Tarihi Sergisi, 7 Ocak'ta İstanbul Saint- Joseph Fransız Lisesi'nde açıldı. Sergi, mucize yiyecek çikolatanın bilinmeyen yönlerini mercek altına alırken, çikolatanın İstanbul ve Anadolu'daki yolculuğunu tarih, sanat ve çikolataseverlerle buluşturdu.

Eğlenceli bir mekân düzenlemesiyle hazırlanan ve çikolatanın Osmanlı'dan Cumhuriyet'e uzanan hikâyesinin başrol oyuncularını ve eğlenceli anekdotları gözler önüne serginin açılışı yoğun ilgi gördü. 24 Ocak'a kadar açık kalacak sergi, saat 09:00 – 19:00 saatleri arasında Kadıköy İstanbul Saint- Joseph Fransız Lisesi'nde ücretsiz gezilebilecek.

Açılışta konuşan serginin küratörü Saadet Özen, Osmanlıca kaynaklarda ve Nestlé'nin İsviçre Vevey'deki arşivlerinde uzun süren çalışmalardan sonra serginin oluştuğunu belirtti. Çikolata bu topraklara geldiğinde Osmanlı Devleti'nin hüküm sürdüğünü anlatan Özen, sergiyle birlikte bu özel lezzetin tarihine dair bir çok bilgi ve belgenin bir araya geldiğini söyledi. Çikolatanın tarihi serüveni hakkında bilgi veren Özen şunları anlattı:

"Çikolata on dokuzuncu yüzyıldan beri "bilinen" bir şeydi. Osmanlı, çikolatayı ilk olarak alafranga pastanelerde sunulan, özellikle soğuk havalarda sevilen, hatta doktorların da tavsiye ettiği bir içecek olarak tanıdı. Hatta öyle ki; dönemin hekimleri; 'Kat kat esvab giyip hamallık etmektense her sabah çikolata ile mükemmel bir kahvaltı etmek herhalde daha iyidir' dermiş."

Çikolatanın Saint Josephliler için de ayrı bir önemi olduğunu kaydeden Özen, okulun geleneksel petit pain saatlerini ise şöyle anlattı: "Saint-Joseph Fransız Lisesi'nin bir geleneği vardı, çikolatalı ekmek ve kahveyle ikindi kahvaltısı. Lisenin mezunları her yıl bir araya geldikleri günü hâlâ "çikolatalı ekmek günü" diye anıyorlar. Bu serginin ilham kaynağı, tadını hiç kaybetmemiş olan bu hatıra. Vaktiyle, Osmanlı devrinin ve Cumhuriyet'in ilk dönemlerinin öğrencilerinin doyamadığı çikolatalar."

Sarayın resmi çikolata tedarikçisi: Nestlé

Nestlé Türkiye Çikolata ve Şekerleme Grubu Genel Müdürü Oben Akyol ise açılışta yaptığı konuşmada, serginin Türkiye'de bir asrı geride bırakan Nestlé için önemini vurgulayarak şunları söyledi:

"Türkiye'de çikolatanın tarihi demek aslında bir anlamda Nestlé'nin de bu ülkedeki tarihi demek... Bu nedenle "Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Çikolatanın Lezzetli Tarihi" sergisi bizler için çok önemli. Dünyada milyonlarca insanı çikolatayla tanıştıran ve 1875'ten beri çikolata üreten Nestlé, Londra ve Paris'ten sonra 1909 yılında ise İstanbul'a ilk satış ofisini açtı. O yıllarda halkın ve sarayın büyük beğenisi gören markamız Sultan Abdülhamid döneminde resmen saraya girdi ve Nestlé, sarayın resmi çikolata tedarikçisi oldu. Bu büyük ilgi ve beğeni, 1927 yılında Feriköy'de, Türkiye'nin ilk çikolata fabrikasını kurulmamızla daha da pekişti."

Çikolatanın lezzetli tarihine yolculuk etmemizi sağlayan bu sergi ile, Nestlé'nin bir asrı aşan süreçte yaşadıklarını belgeleme fırsatı yakaladıklarını anlatan Akyol, 1900'lü yılların başında büyük bir özenle başlattıkları reklam ve pazarlama çalışmalarına, o yıllara damgasını vuran "Nestlé, Nestlé! Ye de Canını Besle" gibi sloganlara kadar bir çok önemli gelişmeyi kaydettiklerini söyledi. Türkiye'de ürettikleri ilk çikolatanın anısına Nestlé 1927 Özel Serisi'ni çikolataseverlerin beğenisine sunduklarını açıklayan Akyol, " Çikolata üretimindeki uzmanlığımız ile tarihinin tatlı anılarını birleştiren 1927 Özel Serisi ile çikolatayla harikalar yaratmaya devam ediyoruz" dedi.