Sort by
Sort by

Insight: Bağırsağınızdaki 100 Trilyon Bakteri Sağlıklı Kalmanıza Nasıl Yardımcı Oluyor?

Basın Bültenleri'ne Geri Dön
nesrt.jpg

INSIGHT: Annick Mercenier, Nestlé Araştırma Merkezi bilim insanı

Annick Mercenier tarafından

İşi, çeşitli türlerin ekosistemini incelemek olan, dünya üzerindeki çoğu bilim insanından biriyim. Bazı ekosistemleri zaten biliyoruz ancak henüz sınıflandırılmamış olanlar da mevcut.

Bu ekosistem bir yağmur ormanı veya deniz derinlikleri kadar uzak değil. Sizin içinizde.

Bu ekosistem, sindirim sisteminizi işgal eden büyük bir mikroorganizma kolonisinin insan bağırsağı "mikrobiyomu"dur.

Karşılıklı fayda

Sağlıklı bir yetişkin bireyin bağırsağında ortalama 2 kg’a kadar farklı türlerden bakteri bulunabilir.

Vücudumuzda bulunan farklı türlerdeki bakteriler göz önüne alındığında, insanoğlunun kendi genlerinden daha fazla bakteriyel gene sahip olduğugörülmektedir. Bu bakterilere yaşayabilecekleri uygun bir ortam sağlayamamamıza rağmen sağlıklı kalmamızda önemli bir rol oynuyorlar.

Yoğun trafik

Bağırsağımız ve beynimiz arasında iki yönlü iletişim olduğunu biliyoruz.

Sindirim sistemi insan vücudunun en etkili bağışıklık organı veya 'küçük beyin'i olarak anılır.

Bağırsaklarımız, Antikor üreten hücrelerin %80'i kadarına sahiptir ve savunma sistemimizin hayati bir parçasıdır. Bu nedenle de ‘Yoğun trafik’ kanalı olarak adlandırılmaktadır. "Yüksek trafik" kanalı dememiz de bu sebepledir.

Yaşamımız boyunca yabancı cisimleri kazara solumakta ya da yutmaktayız.

Bağırsağımızda bulunan mikroorganizmaların bazıları bize özgü olabilirler. 

İmmun yanıt

Doğduğumuzda sindirim kanalımız sterildir veya sterile yakındır. Doğumdan sonraki ilk birkaç dakika içerisinde mikroorganizmalar tarafından işgal edilmeye başlar.Son çalışmalar bunun rahimde bile başlayabileceğini göstermektedir.

Bu erken mikrobiyal kolonizasyonunun  hastalıklara karşı korunmamıza yardımcı olduğu gerçeğine ilişkin kanıtlar bulunmaktadır.

Doğumla birlikte, bir patojen bağırsağa girdiği zaman bağışıklık sistemimiz yalnızca onu tanımayı öğrenmekle kalmayıp aynı zamanda çabuk ve etkili bir cevap da vermektedir.

nesrt2.jpg

YOĞUN TRAFİK:Sindirim sistemimiz hayatımız boyunca aktiftir.  

Bağırsağın düzgün bir şekilde çalışabilmesi üç ana bileşeni arasındaki iletişimlere bağlıdır: mikroorganizmalar, intestinal bariyer ve bağışıklık sistemi.

Bu 'çapraz etkileşim'i değerlendirerek bağırsağımızdaki belirli mikroorganizmların  sağlıklı kalmamıza nasıl yardımcı olduğunu ve bunlara müdahale etmenin neden problemlere yol açtığını daha iyi anlayabiliriz.

Erken teşhis

Bağırsağımıza hangi mikropların ne zaman yerleştiğini etkileyen tetikleyicileri anlamak, bir araya getirmeye çalıştığımız yapbozun önemli bir parçasıdır.

Bunun birçok faktöre bağlı olduğunu zaten biliyoruz, doğum şeklimiz de bunu belirleyen faktörlerden biridir. Vajinal doğum, bir bebeği annesinin vücudunun alt kısmından yani mikroorganizmaları toplayacağı yerden geçmeye zorlar.

Bebek daha sonra genellikle annesine verilir ve annesinin cildinden daha fazla mikroorganizma edinir.

Bazı çalışmalar sezeryanla doğan bebeklerin veya doğrudan küveze yerleştirilenlerin, hayatlarınının erken dönemlerinde bazı enfeksiyonlara ve alerjilere daha yatkın olduğunu göstermektedir.

Bu, kırsal çiftlik bölgelerinde büyüyen çocukların buralarda büyümeyen çocuklara göre daha az alerji geliştirdiklerini gösteren diğer çalışmaların bulgularıyla uyumludur.

Hijyen hipotezi

Önceki yıllara göre çok daha fazla hijyeniğiz. Bu durum, halk sağlığı bakımından fayda sağlamasına rağmen her zaman iyi birşey değildir.

Çoğu bilim insanı modern yaşamın bizi daha temiz ve sağlıklı yapmak için tasarlanan bazı yönlerinin gerçekte bağırsağımızdaki mikroplarla çatıştığına inanmaktadır.

Örneğin antibiyotikler, toplumun enfeksiyonlarla savaşmasında önemli bir yer edinmişlerdir ancak şu anda tekrarlanan antibiyotik döngülerinin bağırsaklardaki mikroorganizma dengesini bozduğunu biliyoruz.

Bağırsaklarımızın dengesini bozan  yalnızca ilaçlar değil. Yediklerimiz, vücudumuza sürdüğümüz ya da evimizde kullandığımız kimyasallar da aynı etkiyi gösterebilir.

Sebep ve sonuç

Özel bir hastalığı olan herhangi birisinin bağırsak mikroplarını incelerseniz, sağlıklı bir gönüllüden daha fazla bakteri 'A' ve daha az bakteri 'B'ye sahip olduğunu muhtemelen söyleyebilirsiniz.

Chron hastalığı, farklı alerjiler, kolon kanseri, tip I ve tip II diyabet ve belirli kronik inflamatuvar hastalıklar dahil  olmak üzere bazı durumlar insanların bağırsak mikroplarındaki değişikliklerle ilişkilendirilmiştir.

Ancak bu aşamada bu çoğunlukla ilişkilendirmedir. Hala özel mikropların varlığı ve belirli hastalıkların başlangıcı arasında kesin bir bağlantı kuramıyoruz.

Başka bir ifadeyle, A bakterisinin varlığının bir durumun sebebi mi yoksa sonucu mu olduğunu veya bunu geliştirmek için önceden yatkınlığınız olabileceğinin bir belirtisi olup olmadığını söylemek zordur.

Teknolojik atılım

Her birimiz bağırsaklarımızda eşsiz bir mikrop bileşimine sahip olsak da insanoğlu olarak bize özel olan 'temel' bir mikrobiyom paylaşıyoruz.

Bu, moleküler düzeyde hangi bakterinin temel bağırsak mikrobiyomumuzu oluşturduğu hakkında oldukça fazla bilgiye sahip olduğumuz yüksek hızlı DNA dizilemesi sayesindedir.

Günümüzde bağırsakta sağlıklı bir mikrobiyal dengeyi neyin oluşturduğunu tamamen anlamamıza olanak verecek şekilde dünya çapında üretilen bu veri yığınını bütünleştirmek bilim insanları için aşılması gereken bir engeldir.

Araştırmalar orada hangi mikropların olduğunu ve bir ölçüde ne yaptıklarını bildiğimizi söyleyebileceğimiz noktaya götürmüştür.

Henüz bilmediğimiz ise, özellikle bağırsağın birçok bakteri içermesinden dolayı henüz belirleyemediğimiz bütün resmidir.

Nestlé Araştırma Merkezi ve Nestlé Sağlık Bilimleri Enstitüsü boşlukları doldurmaya çalışan birçok bilimsel işbirliğinde yer almaktadır.

Nihai hedef bu mikroorganizamaları veya uyumlu işlevlerini örneğin diyetle veya beslenme müdahaleleriyle değiştirerek belirli hastalıkların gidişatını değiştirip değiştiremeyeceğimizi bulmak olacaktır.

Annick Mercenier, Nestlé Araştırma Merkezi'nde çalışan bir bilim insanıdır.

Insight bölümünde şirketimizdeki insanların çeşitli görüşlerini  okuyabilirsiniz